• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası



İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ UZMANI /KİMYAGER/AKADEMİSYEN/YAZAR

 MUSA KARADAĞ

Üyelik Girişi
Site Haritası
www.musakaradag.com
www.musakaradag.com
HABERLER
Bumerang - Yazarkafe
YENİ KİTAP
YENİ KİTAPLARIMDA ÇOK YAKINDA YAYINDA OLACAKTIR...
KOBALT 60 NEDİR VE NERDE KULLANILIR

Kobalt 60 nedir ve nerede kullanılır

Radyoterapi Nedir ?

Radyoterapi iyonizan radyasyonun tedavi amacıyla uygulanmasıdır. Radyasyon kelime anlamı olarak yayılan şey demektir ve aslında gördüğümüz ışık, radyo dalgaları, radarlar, mikrodalgalar , telefon dalgalarının hepsi bir radyasyondur. Bazı dalgalar insan vucudundaki yapıtaşlarında yani atomlarda yerinden oynatarak değişikliğe neden olur. Bu değişiklik atomun kararsız hale geçmesine ve maddenin yapısında bozulmaya neden olur. İşte radyoterapide kullanılan radyasyon bu tür bir iyonizan radyasyondur. Yani insana uygulandığında atomlarda uyarılmaya yol açarak yapıda değişikliğe neden olurlar.

Radyoterapide kullanılan radyasyon iki türlüdür.

1.    Eksternal (Dıştan) radyoterapi: Ya radyoaktif bir kaynaktan çıkan cihaz (Cobalt 60 cihazı) yada elektrikten elde edilen ışınları kullanan cihazlar (Lineer Hızlandırıcı yada kısa adı ile Linak) kullanılarak belli bir uzaklıktan (genellikle 80-100 cm uzaklıktan) hastaya uygulanır. Uygulanan radyasyon ağrıya , sızıya neden olmaz. Tedavi bitince ortamda radyasyon kalmaz. Hasta radyoaktif hale gelmez. Hastaya yaklaşmakta, sarılmakta bir sakınca yoktur.

2.     Brakiterapi (İçten- internal) radyoterapi: Radyoaktif kaynakların (bir tel olarak düşünün) hastalıklı bölgenin üstüne, içine yada yakınına yerleştirilmesi şeklinde uygulanır. Uygulanan radyoaktif kaynak ya geçici olarak yerleştirilip tedavi sonrasında çıkarılır yada vucutta ömür boyu kalıcı olarak (prostat kanserinde olduğu gibi) bırakılır. Vucutta bırakılan kaynaklar etkisini yaptıktan sonra hemen hemen tamamen etkisi geçer.

Diğer bir tedavi ise Nükleer Tıp Bölümünce uygulanan guatr yada tiroid kanserinde kullanılan Iod 131 tedavisidir. Halk arasında atom tedavisi denilen bu tedavinin farkı radyoaktif madde direk olarak damardan vucuda verilir. Böylece hasta geçici olarak radyoaktif hale gelir. Hastaya geçici olarak yaklaşmak kısıtlanır. Radyoaktif madde etkisi geçince hastaya yaklaşmakta bir sorun olmaz.

Radyoterapide kullanılan cihazlar :

Cobalt 60 cihazı: Gantry dediğimiz bir kafa içinde bulunan yapay radyasyon yayan mercimek büyüklügünde bir maddenin yaydığı gama ışınları kullanılır. Hastaya belli bir uzaklıktan uygulanır. Tedavi teknisyeni diğer cihazlara göre daha yüksek oranda radyasyona maruz kalabilir.. Yani hastaya uygulanan dozun kontrolü mümkün değildir. Tüm kanserlerde tedavinin başarılı bir şekilde yapılmasını sağlayamaz. Özellikle vucudun kalın bölgelerinde etkisi azdır. Örneğin şişman yada iri bir hastaysanız bu cihazla karın bölgesi, ve akciğerin tedavisi önerilmez. Diğer bölgelerdede yapılan tedavilerin kalitesi çok iyi değildir. Gelişmiş ülkelerde kullanılmamaktadır.

Lineer hızlandırıcı yada Linak:  Kobalt cihazından farklı olarak sahip olduğu kafa içerisinde elektrikden x- ışınları elde ederek çalışan bir cihazdır. Hemen tüm kanserlerin tedavisinde çok etkili bir biçimde kullanılır. Tedavi ile ilgili bilgiler bilgisayarda saklanır ve gerektiğinde kontrol edilebilir. Kullanıcı hatası en az düzeye indirilmiştir. Gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılır.

TomoTerapi : ilk olarak 2003 yılında dünya da radyoterapi için kullanılan bu cihaz tomografi cihazı sistemiyle hastanın tümürlü bölgesini 360 derece tarayarak aynı anda cihaz içine yerleştirilmiş X isini üreten cihazdan tedaviyi her noktadan yapabilmektedir. Bu sayede normal dokular korunurken tümorlü doku da en yogun tedavi dozunu alabilmektedir. Bu sistem İMRT ve İGRT yapabilen en gelişmiş teknolojiye sahiptir.

Klasik radyoterapi: İki boyutlu planlamadır. Tümör, geniş emniyet sınırı ile ışınlanmak zorundadır. Bu nedenle yan etkiler daha yüksektir.

Konformal radyoterapi: Üç boyutlu olarak ışınlanan tümör ve çevredeki normal dokular belirlendiği için hem tümörün iyi bir şekilde ışınlanması sağlanır hemde çevre sağlıklı dokular korunabilir.

Yoğunluk ayarlı radyoterapi (IMRT): Konformal radyoterapide olduğu gibi özellikli bilgisayar programlarında planlama yapılır. Farklı olarak  ışınlanan bölge yoğunluk açısından farklı ışınlandığı için istenilen doz dağılım daha üstün olur. Normal doku ve organların daha iyi korunmasında yararlıdır. Konformal tedaviye göre doz artırma olanağı daha yüksektir. Tedavi hazırlığı ve süresi konformal tedaviye göre daha uzun olabilir. 

Görüntü kılavuzluğunda radyoterapi (IGRT): Tedaviye hazırlanan hasta büyük bir odada tedavi pozisyonunda hazırlanır. Teknisyen ve doktorlar oda dışına çıkıp tedavi edilen bölgeyi tam olarak görmeden bölgeyi ışınlarlar. IGRT de tedavi bölgesi port filmler, anında görüntü alan port filmler veya çok düşük dozda radyasyon yayan makine üstünde olan özel cihazlarla belirlenir. Tedavi etmeden önce tedavi edilen bölge görülür ve sonra tedavi edilir. Bu daha emin bir şekilde ışınlanma yapılmasını sağlar. Yeni geliştirilen TomoTherapy cihazı bu yöntemi en iyi  uygulayabilen cihazlardandır.

Stereotaktik radyoterapi yada Stereotaktik radyocerrahi: Kelime anlamı 3 boyutlu olarak koordinatların belirlenip ışınlama yapılması anlamına gelir. İlk zamanlarda beyindeki küçük yuvarlak hastalıklarda kullanılan bu yöntem tek yüksek dozda uygulanıyordu. Sonraları geliştirilen cihazlarla tedaviler seanslar şeklinde bölünerek uygulanmaya başlandı. Bu tedavi tek dozda uygulanırsa stereotaktik radyocerrahi eğer bölünerek verilirse stereotaktik radyoterapi adı verilir. 

Bu tedaviyi yapan cihazlar şunlardır:

Linaklı sistemler: 


Linak cihazına takılan bazı özel apereylerle yapılır.

Gamaknife: 


Sadece beyinde kulak memesi hizasına kadar olan lezyonlarda kullanılır.

Cyberknife: 


Robotlar üstüne kurulan küçük bir linakdan ibarettir. Noktasal ışınlama beyin yanı sıra vucutta da kullanılır.



Genel Bilgiler: 

Radyoterapi, radyoaktif ışınlarla tedavi demektir. Radyasyon kullanılarak kanserli hücrelerin büyümesi, üremesi ve normal dokulara yayılması önlenir. 
Tedavi alanı içindeki normal hücreler de bu ışınlardan kötü etkilenebilir ancak kendilerini onarabilirler. Bu nedenle radyasyona bağlı normal doku hasarı çoğu kez geçicidir. 
Muhtemel yan etkilerden kaçınmak amacıyla toplam doz genellikle haftanın beş günü, günde bir seans olacak şekilde bölünerek uygulanır. 
Radyoterapi sizi radyoaktif yapmaz. Tedaviniz süresince ve sonrasında çevrenizdekiler açışından hiçbir sakınca yoktur. 
Tedavi kararı ve şekli hastanın yaşı, genel sağlık durumu, kanserin türü, evresi, yerleşim yeri gibi birçok faktör incelenerek ve farklı branşlardan uzman hekimlerin hastayı birlikte görüp değerlendirmeleri sonucu belirlenir.  

Tedavi

Tedavi Ekibi:

Radyasyon Onkolojisi Uzmanı, Medikal Fizik Uzmanı ve Radyoterapi Teknikerlerinden oluşur. 

Doktorunuz vücudunuzun hangi bölgesine ne kadar tedavi uygulanacağına karar verir,   tedavide karşılaştığınız yan etkileri ve bunlara bağlı  şikâyetlerinizi değerlendirip gerekli tedavileri yapar. Gereğinde hastalığınızdaki gelişmelere bağlı olarak tedavinizde değişiklik yapar.

 Medikal Fizik Uzmanı Radyoterapi planlamasında ve uygulamasında doktorunuzla birlikte çalışarak uygun tedavi planını hazırlar. 
Teknikerler tedavi pozisyonunuzu ayarlar, cihazı çalıştırır ve tedavi odasında olduğunuz sürede sizi gözler.

Tedavi Bilgilendirme ve Onay Formu:

Bu form radyoterapi süresince karşılaşabileceğiniz yan etkilerle ilgili ayrıntılı olarak bilgilendirilmenizi sağlar. 


Tedavi Süreci:  

Değerlendirme ve Radyoterapi Kararı:

Muayene ve dosyanızın ayrıntılı değerlendirilmesi sonrasında doktorunuz size radyoterapi uygulamaya karar verirse planlanma için randevu verilir. Size uygulanacak radyoterapi yan etkileri anlatılır onayınız alınır ve tedavi planlanır. 

Randevular:

Tedavi kararı verildikten sonra doktorunuz tarafından tedavi planlaması için randevu verilir. Randevunuza özen göstermeniz tedavi planlama aşamalarının aksamaması için önemlidir. 

Tedavi Planlaması ve Simülasyon:

Sizin hastalığınıza  özel bir tedavi planlanması amacıyla tedavi edilecek alanlar Bilgisayarlı Tomografi cihazında belirlenir. Bu esnada tedavi amaçlı ışın verilmez. Ardından planlanan tedavi alanı hastanın cildine işaretlenir. Cildinizde alanın birkaç yerine nokta şeklinde dövme yapılır ve bu noktalar kalıcıdır. Bütün bu işlemler ortalama 15–45 dakika sürer. İşaretler terleme ya da giysilerinize bulaşma yoluyla silinebilir. Bu durumda ilgili personele haber veriniz asla kendi kendinize çizmeye çalışmayınız. 

Simülasyonda tedavi boyunca vücudun sabit kalmasını ve her gün aynı pozisyonda ve hassas doğrulukta radyasyon almanızı sağlamak amacıyla çeşitli özel araçlardan yararlanılabilir. Tedavi baş-boyun bölgesine uygulanacaksa, bu bölgenin size özel kalıbının çıkartıldığı bir maske oluşturulur. Bu maske, her tedavi öncesi yerleştirilerek hareketsiz kalmanız sağlanacaktır. Maske başlangıçta nefes alma zorluğu yaratabilir fakat alışmanız zor olmayacaktır.

Tedavi : 
   
Tedaviniz her gün aynı saatte uygulanmaya çalışılacaktır.  Tedavinin ilk günü tedirgin olmanız oldukça normaldir. Radyasyon tedavisi sadece birkaç saniyeden birkaç dakikaya kadar değişen sürelerde gerçekleşir. 

Tedavi odasında her tedavi seansında yaklaşık 10–15 dakika geçirirsiniz. 

Bu tedavi kesinlikle ve tamamen ağrısız bir tedavidir. 

Tedavi teknisyeni sizi tedavi masasına yatırır ve üzerinizdeki işaretler yardımıyla size en doğru pozisyonu vermeye çalışır. Tekniker sizi tedaviye hazır hale getirdikten sonra odayı terk eder ancak tedavi odasındaki kamera ve konuşma sistemleri yardımıyla tedavi sırasında sizi izleyecektir. Tedavi cihazı odanın dışından bilgisayar yardımı ile kontrol edilir ve cihaz, önceden belirlenen açıda döndürülür. 

Tedavi sırasında nefesinizi tutmaya gerek yoktur, sakin bir şekilde nefes almanız yeterli olacaktır. Tedavi sırasında kesinlikle hareket etmemeniz gerekmektedir. Bu her seansda doğru bölgenin istenilen dozu alması için önemlidir. 

Tedaviye devamınız süresince doktorunuz tarafından haftada bir şikayetleriniz, kan sonuçlarınız,  eş zamanlı aldığınız ilaç tedavileri ve yeni tetkikleriniz değerlendirilecektir. Bu muayeneler, doktorunuza soru sorma fırsatı yaratır. 

Radyoterapinin Olası yan etkileri

Radyoterapi sırasında tedavi alanı içindeki sağlıklı hücreler de etkilenecektir. Bu şekilde ortaya çıkabilecek yan etkiler çoğu zaman hafif ve geçici olmakla beraber, bazı hastalarda ciddi olabilir. Bu yan etkileri azaltmak için radyoterapi hafta içi 5 gün uygulanır, hafta sonu 2 gün dinlenilir.  Ayrıca planlama tedavi alanı içinde kalan sağlıklı dokuları radyasyondan en fazla koruyacak şekilde yapılır. Yan etkiler genellikle ilerleyen günlerde, doz arttıkça başlar. Kimisi tedavi sonrası günler kimisi de haftalar içinde kaybolur. İlaçlarla veya tedaviye ara vererek bu yan etkileri hafifletmek mümkündür. 

Ciltte Görülen Yan Etkiler: 

Tedavi bölgesinde, daha çok 5–6 hafta süren tedavilerde ve tedavinin ileri dönemlerinde görülür. Koltuk altı, boyun, kasık gibi bölgelerde riski daha fazladır. Güneş yanığı gibi şikâyetlerle başlar ve sulu, açık yaralara kadar gidebilir. Bu gibi durumlarda tedavinize bir süre ara verilmesi veya ilaç kullanmanız gerekebilir. Ancak doktorunuz önermeden asla krem, pansuman türü uygulamalar yapmayınız. Bu reaksiyonların büyük bölümü tedavi bitiminden 2–4 hafta sonra kaybolur. Tedavi sonrası uzun dönemde tedavi alanında cildinizde noktasal tarzda kalıcı koyu lekeler olabilir, o bölge daha koyu renkli ve daha sert kalabilir ve o bölgede kıllar dökülebilir. Bu durum tedavi bitiminden 2-3 ay sonra normal haline döner. 

Baş ve Boyun Bölgesi Radyoterapisindeki Olası Yan Etkiler :

Bu bölgede radyoterapi dişlerinizin çürüme eğilimini artırabilir. Tedavi süresince ve sonrasındaki bir yıl boyunca dişlerinize cerrahi tedavi uygulanamayacağından doktorunuz tedaviye başlamadan önce ayrıntılı bir diş kontrolü ister. Tedavi süresince ağız içinde yaralar olabilir. Bu nedenle tedavi boyunca düzenli antiseptik gargara ve başka ilaçlar kullanmanız gerekebilir. Tükürük bezleri etkilendiğinden ağız kuruluğu ve buna bağlı yutma güçlüğü, çiğneme zorluğu da görülebilir. Boğazınız çok tahriş olmuş, yeme-içmeniz sancılı bir hal almışsa, tedaviye bir süre ara vermek gerekebilir. Ayrıca ağızda mantar enfeksiyonu gelişebilir, tat alma duyunuz bozulabilir. Tüm bunlar iştah azalması ve dolayısıyla kilo kaybına yol açabilir. Bu tür yan etkiler tedavi tamamlandıktan sonra birkaç hafta kadar daha devam edebilir. Ses kısıklığı olabilir ancak tedavi bitiminden en geç birkaç hafta sonra eski haline  gelir 

Göğüs Bölgesine Radyoterapi Sırasında Olabilecek Yan Etkiler:

Radyoterapi esnasında ve sonrasında bir süre için nefesinizde daralma hissi olabilir ve katı yiyeceklerin alınması zorlaşabilir. Bazı özel ağrı kesici ve gargara türü ilaçlarla, yemek sırasında hissedilen bu ağrıyı hafifletmek mümkündür
Bu belirtiler tedaviden sonra giderek azalır ve genellikle 5–8 haftada tamamen geçer. Kuru öksürük, nefes darlığı gelişebilir. Ancak tedavi bitiminden birkaç ay sonra gelişecek öksürük, nefes darlığı yakınması radyoterapiye bağlı AC hasarını gösterebileceğinden önemlidir. 

Karın Bölgesine Radyoterapi Sırasında Olabilecek Yan Etkiler:

Tedavi süresince, hatta ilk günlerden başlayarak bulantı bazen kusma olabilir. Buna bağlı yemek yeme problemi ile hızlı kilo kaybı başlar. Bu şikayetinizi önleyici ilaçlar verilecektir. Radyoterapi bitiminde yakınmalarınız da kalmayacaktır. Bunların dışında ishal, mide krampları ve şişkinlik yakınması görülebilir. İshal durumunda gereğinde tedaviye ara verilir ve ilaç başlanır. İshal, tedaviden sonra tamamen geçecektir. Buna ek olarak idrar kesesinin etkilenmesi sonucu sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma olabilir.  Bol su içmek tüm bu belirtileri hafifletir. 

Kan Hücrelerinin Etkilenmesine bağlı Yan Etkiler:

Radyoterapi kan yapıcı sistemin ürettiği hücreleri etkileyebilir. Ayrıca kemoterapi ile birlikte ya da kemoterapiden hemen sonra başlayan radyoterapide kan ile ilgili yan etkiler daha sık görülmektedir. Bu  etkileri zamanında saptayabilmek için tedavideki her hastaya düzenli olarak kan sayımı yapılır. 


Öneriler

Radyoterapiye başladığınız zamanki genel durumunuz, günlük hayatınıza devam etmek için uygunsa, radyoterapi sırasında da bir değişiklik olmayacaktır. Fakat uzun süreli tedavilerde, günlük yaşamınızı zorlaştıran bazı yan etkiler gelişebilmektedir. Tedaviniz süresince kendinizi yorgun, halsiz hissedebilirsiniz. Bu yorgunluk, tedavinizden kaynaklanan bir durumdur, kesinlikle hastalığınızın kötüye gittiğini göstermez ve tedaviden sonra genellikle kaybolur.

Beslenme: 
Tedavi süresince sağlıklı beslenmeye ve bol su içmeye mutlaka özen göstermelisiniz. Et, yoğurt, baklagiller, yumurta, süt, balık gibi yüksek proteinli besinler bu süreçte diyetinizde özellikle gereklidir. Yağlı, kızartma türü yiyeceklerden uzak durmanız faydalı olacaktır. Ağzınızda şiddetli ağrılar ve yaralar gelişebilir bu nedenle çok soğuk, çok sıcak, acı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmanız gereklidir. Gerektiğinde ağız içi sorunlarınız geçene kadar yüksek kalorili özel solüsyonlarla beslenmenize takviye yapılabilir. Karın bölgesine radyoterapi uygulanıyorsa gaz oluşumuna yol açan fasulye, nohut ve kimyonlu yiyecekleri sınırlı ölçüde tüketmeniz faydalı olacaktır. Bağırsakların etkilenmesi nedeniyle ishal gelişebileceğinden tedavi sürecinde yağsız peynir, beyaz ekmek, patates, pirinç, yağsız haşlama et gibi yiyecekler tüketilmelidir. Tedaviniz süresince kesinlikle alkol ve sigara kullanılmamalıdır. 

Egzersiz
Bedeni yormayan egzersizler, örneğin yürüyüşler fizik gücüne katkıda bulunur. Dolayısıyla radyoterapi süresince düzenli olarak spor yapılması faydalı olabilecektir. 

Dinlenme
Radyasyon tedavisi sırasında normal yaşantınızı mümkün olduğunca devam ettirmeli ancak dinlenmeye özen göstermelisiniz.

Cilt Bakımı: 
Cilt reaksiyonları sıklıkla görülebilir. Tedavi bölgesi ılık su ile yıkanıp, banyo yapılabilir. Tedavi bölgesinde kaşıntı hissi olabilir ancak asla ovalamayınız, kaşımayınız, çünkü bu bölgedeki deri hassalaşır ve kolay tahriş olabilir. Parfümlü sabunlar, pudralar, deodorantlar, losyonlar, kremleri tedavi süresince kullanmanız sakıncalıdır. Baş ve boyun bölgesinden radyoterapi alıyor iseniz tedavi süresince köpük, krem ve jilet kullanarak tıraş olmayın. Eğer gerekliyse tedavi başlangıç döneminde tıraş makinesi kulanılabilir.

Güneşten Korunma:
Tedavi gören bölge yazın etkili güneşe, kışın soğuk rüzgâra maruz kalmamalıdır. Tedavi bitimini takiben en az 1 yıl süreyle, tedavi gören bölgenin kuvvetli güneş ışığından korunması gerekir. 

Giyim
Yünlü, naylon giysiler tahriş edici olabilir. Meme bölgesinden tedavi alan hanımların tedavi süresince sutyen kullanmamaları doğru olacaktır. Boyun bölgesine radyoterapi uygulanıyorsa, dar yakalı giysilerden kaçınmalıdır. Kuvvetli güneş ve soğuk rüzgârdan korumak amacıyla boyun için ipek veya pamuklu fular, uygun seçimlerdir.

              MUSA KARADAĞ
KİMYAGER/İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI

  
19865 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam80
Toplam Ziyaret2584881
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451932.5820
Euro34.798834.9382
Hava Durumu
Saat